31 Ekim 2011 Pazartesi

geniz eti

7 yaşında bir çocuk. burnunda et var. sol gözü seyiriyor. tavşan dudaklı. sözcükleri heliyor, cümleleri heceliyor. elleri çamur, soğuk çatlağı. kan saçılıyor. burnunun sağ deliğinde devamlı bir tutam sümük. kaşlarının ortası kıllı, yüzü çilden görünmüyor. saçları kafa derisini parçalamış da fırlamış gibi. kulakları kepçe, memesi desen etli. elleri daima kaygan, terli. bazen yapış yapış. ağır bir koku. yanına yaklaşılmıyor. şapaklı gözlerinde bir kopça yaş. bıyıklı. ensesi kirli.

anasının babasının günah keçisi.

siyah, sadıktır.


ev kalabalık yalnız. masa, bir paket sigara, bir deste oyun kağıdı. sinek sekiz. ulusa sesleniş konuşması. burun delikleri. bir çeyrek, 01.15. yakasından tutup çekiştirdiğim, evin köşesine sinmiş, bana nanik yapıyor. yavan ekmek. benden başka gören yok. the graveyard near the house. seyhan erözçelik yağmur yazıyor. nilgün, rengin değil, ara rengin peşinde. cemalin sesinde söyleyemediği sözcükler var. cahit, düşüyor, ona bakarak düşüyor. orhan veli, bir cıgara yakıyor üstüne. chain-smoker olup çıkıyor. tevfik, haluk'a amentü yazıyor. tezer, ölümü ululuyor, evinde ağırlıyor.

burası bir adam.

esir olmuş gidiyor uzaklara. kendinden geçmiş. geçmiş kendiliğinden. kendi geçmişi. bakış. ay. na. lin. blue monday. sokak kokusu. parke taşı. arnavut kaldırımı. sütun başlığı. durdurak bilmez. yaşıyor muyuz? cevap? acep.

siyah, sadıktır. hiçlik, her şeyden ziyade aldatıcıdır.