10 Haziran 2012 Pazar

Ölü evi

Azımsanamayacak kadar ölmüşüm
Azımsanamayacak denli ölüyüm... 

Geliyorlar, bu evde doğan yeni bir ölümü görmeye; koşarak, düşe kalka yuvarlanarak, sürünerek... Nasıl olursa olsun; görmek için bu eski dostlarının yeni cesetlerini ve göstermek için kendi dirimlerinin kıvılcımlarını geliyorlar. Ölüm sessizliği, toz ve küf kokan evden ayrıldıktan sonra seviniyorlar canlıyız diye.

Nilgün Marmara